loading.gif
mobile-banner-bg

Başbakan Erdoğan, İngiltere'ye Gitti...

...
16 Mart 2010 - Salı

Başbakan Erdoğan: "Kurumlar Arası Çatışma Asla Söz Konusu Değildir

AK PARTi Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Ben kurumlar arası bir çatışmanın olduğu kanaatinde değilim. Kurumları temsil edenlerin gönül dünyalarında bir çatışma varsa onu bilemem, ama kurumlar arası bir çatışma asla söz konusu değildir'' dedi.

Başbakan Erdoğan, İngiltere Başbakanı Gordon Brown'un davetlisi olarak Türkiye-İngiltere İş Forumu'na katılmak için İngiltere'ye hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.     

Türkiye ve İngiltere arasındaki ilişkilerin her alanda başarılı bir şekilde sürdüğünü ifade eden Başbakan Erdoğan, ziyaretinin bu ilişkileri daha ileri taşımak için bir fırsat olduğunu belirtti.     

Başbakan Erdoğan, bu çerçevede gerek ikili düzeyde gerekse bölgesel ve uluslararası alanda sürdürülen işbirliğinin derinleştirilmesi, yeni işbirliği alanlarının oluşturulması bakımından bu ziyaretin önemli olduğunu ifade etti.     

İngiltere ile ortak değerler ve vizyona dayalı köklü ilişkilerin bulunduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, son 8 yıl içinde de bu ilişkilerin çok daha iyi noktalara taşındığını söyledi.     

'İngiltere, Avrupa Birliği üyeliğine, bu noktadaki sürece en kuvvetli destek veren ülkelerden biri olmuştur'' diyen Başbakan Erdoğan, Kraliçe 2. Elizabeth'in 2008'in Mayıs ayında Türkiye'ye gerçekleştirdiği ziyaretin iki ülkenin ilişkilerine ayrıca bir derinlik kazandırdığını söyledi.      

Başbakan Erdoğan, bakanların, milletvekillerinin ve bürokratların İngiltere'deki meslektaşları ile görüşmelerini sürdürdüklerini belirterek, her konuda yakın temas ve işbirliğinde bulunacaklarını belirtti.    

Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:   

''Bu ziyaret esasen Türkiye ile İngiltere arasındaki işbirliği ve dayanışmanın göstergesini oluşturmakta. İlişkilerimizin dayandığı sağlam temeli de devlet politikasını da ortaya koymaktadır. Bu durum İngiltere parlamentosundaki Türkiye Dostluk Grubu üyeleri sayısının şu anda 140'ı aşmış olmasında da kendisini gösteriyor ve bu bizleri de memnun etmektedir.     

İngiltere'de yaşayan 300 bin civarında Türk var. Bunlar da tabii ülkelerimiz arasındaki köprü vazifesini yerine getiriyorlar. Diğer taraftan 2009'da Türkiye'yi ziyaret eden 2,5 milyona yakın İngiliz turistin de aramızdaki dostluk bağlarını güçlendirdiğini söylemek isterim.      

Türkiye'ye doğrudan yatırım yapan ülkelerin başında şu anda birinci sırada İngiltere gelmektedir. Çok sayıda İngiliz firması ki yaklaşık şu anda 2 bin 200 civarında İngiliz firmasının Türkiye'de yatırımı bulunmaktadır. Bunlar enerji, telekomünikasyon ve finans başta olmak üzere çeşitli alanlarda faaliyet gösteriyorlar. İngiltere ile ticaret hacmimiz kriz yılı olmasına rağmen 2009 yılı sonu itibarıyla 7 milyar avro civarında gerçekleşmiştir.''    

Başbakan Brown ile baş başa ve heyetler arası görüşmeler yapılacağını belirten Başbakan Erdoğan, ikili ilişkilerin yanı sıra AB müzakereleri ile ilgili sürecin de ele alınacağını ifade etti.     

Kıbrıs sorunu ile ortak ilgi alanlarına giren birçok bölgesel ve uluslararası konuda görüş alışverişinde bulunacaklarını bildiren Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:   

''Geride bıraktığımız Ocak ve Şubat ayları İngiltere ile ortak ilgi alanlarımızı oluşturan bölgesel ve uluslararası sorunlara çözüm çabaları bakımından özellikle yoğun geçmiştir.    

Türkiye ve İngiltere'nin İstanbul ve Londra'da; Afganistan, Pakistan ve Yemen konularının ele aldığı bir dizi birbirini tamamlayan toplantıya ev sahipliği yaptığı hatırlanacaktır. Bu bölgelerde ortak vizyona dayalı çabalarımızın artırılması imkanlarını da tekrar değerlendireceğiz.   

Kıbrıs'taki iki taraf arasında devam eden BM kapsamlı çözüm müzakereleri kritik bir aşamaya gelmiş bulunmaktadır. Kıbrıs Türk tarafının attığı adımların aynı samimiyetle karşılık bulması durumunda kısa bir sürede adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması mümkündür. Biz bu hedefe iki liderin 23 Mayıs 2008 ortak açıklamasıyla üzerinde uzlaştıkları çözüm çerçevesinde tam destek veriyoruz.    

Ayrıca Irak'ta 7 Mart 2010'da düzenlenen parlamento seçimleri de Irak'taki demokratikleşme ve istikrar çabalarının başarıya ulaşması açısından hayati önem taşımaktadır. Bu gelişmeler aynı zamanda Irak'ın mevcut sorunlarının siyasi uzlaşı temelinde ayrı bir öneme haizdir. Seçimler neticesinde Irak toplumunun tüm kesimlerinin temsil edildiği bir meclisin ortaya çıkmasını arzu ediyoruz. Hemen arkasından da Irak halkını bekleyen sorunları çözme noktasında hızla hareket edecek bir hükümetin de en kısa zamanda kurulmasını arzuluyoruz.''

Başbakan Erdoğan, basın toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı. İstanbul Büyükşehir Belediyespor-Diyarbakırspor maçını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Bu konu tamamıyla Futbol Federasyonu ile alakalı bir konu. Buranın hükümetle yakından uzaktan alakası yok. Futbol Federasyonu'nun yetkili kurulları bunu görüşecek, müzakere edecek ve gerekli olan kararı da verecektir. Tabii bu tür tabloları yaşamak, görmek istemiyoruz bunlar bizi ayrıca üzüyor. Biz sporu, hele hele futbolu bir fairplay anlayışı içerisinde sürdürelim istiyoruz, ama fairplay'in hep lafını yapıyoruz, uygulamaya gelince daha bugüne kadar doğru dürüst bunu yaşayamadık, temenni ederim ki bundan sonra yaşarız."       

Bir gazetecinin "Sizce Türkiye'de kurumlar arası çatışma var mı?" sorusunu Başbakan Erdoğan, şöyle yanıtladı:       

''Bu konu ile ilgili bugüne kadar benim çok açıklamalarım oldu. Ben kurumlar arası bir çatışmanın olduğu kanaatinde değilim. Kurumları temsil edenlerin gönül dünyalarında bir çatışma varsa onu bilemem, ama kurumlar arası bir çatışma asla söz konusu değildir. Her kurum Anayasa içerisinde, yasalar içerisinde kendisine tanımlanmış olan görev alanı içerisinde hareket ederse zaten hiçbir problem kalmayacaktır. Biz bu tanım içerisinde görevimizi ifa ediyoruz, kurumlarımızın da bu tanım içerisinde görevlerini ifa etmelerini istiyoruz. Kuvvetler ayrılığı ilkesinden; yasama, yürütme, yargı derseniz, bu konudaki açıklamalarımı zaten yaptım tekrar onun üzerinde durmayı da gereksiz buluyorum.''