Cumhurbaşkanımız Erdoğan Ford Otosan Yeniköy Fabrikası'nın açılış töreninde konuştu
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, "Otomotiv üretiminde dünya sıralamasında 5 yılda 15'inci sıradan 13'üncü sıraya yükselmiş olmamız doğru istikamette ilerlediğimizi gösteriyor." dedi.
Kocaeli'de Ford Otosan Yeniköy Fabrikası'nın açılış törenine katılan Erdoğan, yaptığı konuşmada, üretime başlama heyecanını 2014'te birlikte yaşadıkları, ilave bir yatırımla 2021'de kapasite büyümesine şahitlik ettikleri Ford Otosan Yeniköy Fabrikası'nın yeniden tasarımı sonrası açılış töreni nedeniyle bir araya geldiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, özel endüstri bölgesi statüsündeki yatırımlarla kapasitesi 110 binden 405 bine çıkan, 3 bin 500 kişilik yeni istihdam sağlayan fabrikanın gruba, şehre ve ekonomiye hayırlı olmasını diledi.
Ford Otosan'ın Kocaeli fabrikalarının, resmi açılışı yapılan yatırımıyla birlikte Avrupa'nın en büyük ticari araç üretim tesisi haline geldiğini vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şunları dile getirdi:
"Dünya markası Ford'un mühendislik ve üretim gücünün bir yansıması olan Yeniköy'deki bu tesis, pek çok öncü özelliğiyle geleceğin fabrikası unvanını hak ediyor. Ülkemizin üretim ve ihracat gücüne önemli katkı sağlayacak bu tesis hem içten yanmalı hem de elektrikli araç üretebilen özelliğiyle öne çıkıyor. Geleceğin fabrikası Yeniköy, yeni nesil Transit Custom'un yanı sıra elektrikli Transit ve Volkswagen'in bir tonluk ticari aracının üretimine de ev sahipliği yapacak. Avrupa'nın en çok satan van sınıfı aracı olan Transit Custom'un yeni versiyonunun da ülkemizdeki ve dünyadaki müşterilerine hayırlı olmasını diliyorum."
"Yerli ve yabancı sermaye ayrımı yapmadık"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Yeniköy'ün yanı sıra Gölcük, Eskişehir ve Romanya'daki fabrikalarıyla toplam üretim kapasitesini 720 bine çıkartan, Sancaktepe'deki 2 bin kişinin görev yaptığı araştırma-geliştirme merkeziyle yeniliklere öncülük eden Ford Otosan'ın, Türk otomotiv sanayisinin gururu olmayı sürdürdüğünü söyledi.
Diğer tüm sektörler gibi, otomotivde de bu topraklarda üretim ve ihracat yapan, katma değer ortaya çıkartan, istihdam oluşturan tüm yatırımcılar gibi Ford Otosan'a da her zaman sahip çıktıklarını belirten Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Bugüne kadar yerli ve yabancı sermaye ayrımı yapmadık, yapılmasına müsaade de etmedik. Başbakanlığım ve Cumhurbaşkanlığım döneminde Ford Otosan'ın başlattığı her yatırımı destekledik, attığı her adımda yanında olduk. Yaklaşık 2,5 yıl önce 2 milyar dolarlık yeni bir yatırım programı açıklayan Ford Otosan'ın bu planı adım adım hayata geçirdiğini görmekten memnuniyet duyuyoruz." diye konuştu.
''Otomotiv üretiminde 13'üncü sıraya yükseldik''
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye'nin ticari araç üretiminin yüzde 69'unu ve ticari araç ihracatının yüzde 75'ini Ford Otosan'ın gerçekleştirdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Dünyanın 94 farklı ülkesinde Türkiye'de üretilen Ford hafif ticari araç ve parçalarının kullanımını görmek bizim için kıvanç kaynağıdır. Geçen yıl toplam 6,2 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşarak otomotiv sektörünün ihracat şampiyonu unvanını devam ettiren Ford Otosan'ı bu başarısından dolayı ayrıca tebrik ediyorum. Otomotiv üretiminde dünya sıralamasında 5 yılda 15'inci sıradan 13'üncü sıraya yükselmiş olmamız doğru istikamette ilerlediğimizi gösteriyor. Üstelik bu başarıya ardı ardına yaşanan küresel krizlere rağmen ulaştık. Geçtiğimiz yıl otomotiv ihracatımız 9 milyar doların üzerinde dış ticaret fazlası verdi."
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, amaçlarının, ülkeyi elektrikli araç ve batarya üretiminde dünyanın önde gelen oyuncularından biri haline getirmek olduğunu söyledi.
Kocaeli'deki Ford Otosan Yeniköy Fabrikası'nın açılış töreninde konuşan Erdoğan, Türkiye olarak otomotiv üretim piyasasında yaşanan teknolojik değişikliklere hızla uyum sağlayarak elde ettikleri üretim ve ihracat gücünü korumakta kararlı olduklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Katlanarak büyüyen elektrikli ve hibrit araç üretiminde söz sahibi olmamızı sağlayacak yatırımlara özel önem veriyoruz. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de elektrikli araçlara olan ilgi giderek artıyor. Dünyada bu yıl 7 milyonu Çin, 3 milyonu Avrupa ve 2 milyonu Amerika'da olmak üzere toplamda 14 milyon adet elektrikli araç satışı bekleniyor." dedi.
Mevcut firmaların ve yeni aktörlerin piyasaya girişiyle bu alandaki rekabetin giderek kızışacağının anlaşıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak biz de Togg'un yollara çıkışının tetiklediği ilgiyle, hızla gelişen bir elektrikli araç piyasasına sahip olma yolunda ilerliyoruz." ifadesini kullandı.
"Amacımız, ülkemizi elektrikli araç ve batarya üretiminde dünyanın önde gelen oyuncularından biri haline getirmektir." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Elektrikli araç bataryasında 70 gigabayt saatlik bir üretim kapasitesine şimdiden ulaşmış bir ülke olarak en geç 2030 yılında Avrupa'nın batarya üretim üssü konumuna gelmekte kararlıyız." diye konuştu.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bu çerçevede elektrikli araç teknolojisinde Ford Otosan grubunun yaptığı hamleleri takdirle takip ettiklerini ifade ederek, "Ford Otosan'ın geçtiğimiz yılın nisan ayında banttan indirdiği Türkiye'nin ilk elektrikli ticari aracı E-Transit'le attığı adımın devamının geleceğine inanıyorum." dedi.
Tıpkı içten yanmalı ticari araçlarda olduğu gibi elektrikli ticari araç üretiminde ve satışında da Ford Otosan'ın ülkenin amiral gemisi olmayı sürdüreceğinden şüphe duymadığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ford'un elektrikli araç ve batarya yatırım programını yakından takip etmeyi, ihtiyaç duyulan her noktada sizlere destek vermeyi sürdüreceğiz. Esasen otomotiv sektöründeki yeni gelişmelere kendini adapte edemeyen firmaların kökleri ne kadar derine uzanırsa uzansın bir süre sonra ayakta kalmakta zorlanacakları açıktır."
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Ford Otosan'ın geleceğin yenilikçi teknolojilerine yaptığı yatırımlarla önümüzdeki asırda da sektördeki liderliğini devam ettirme azmiyle yoluna devam ettiğini ispatladığını belirterek, bu güzel fabrikanın ülkeye kazandırılmasında emeği geçen herkesi kutladı.
Küresel ekonominin son 2-3 yıldır çok ciddi zorluklarla, ardı ardına gelen son asrın en büyük krizleriyle mücadele ettiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm dünyayı derinden sarsan Kovid-19 salgınının etkilerinden henüz tam manasıyla kurtulmadan Rusya-Ukrayna Savaşı patlak verdi. Tedarik zincirinde yaşanan kırılmalara, savaşla birlikte bir de enerji ve gıda fiyatlarıyla ilgili sıkıntılar eklendi. Buna bağlı olarak pek çok ülkede enflasyon oranları son 60-70 yılın en yüksek seviyelerine ulaştı." dedi.
"Türkiye Yüzyılı vizyonu altında belirlediğimiz hedeflerimizden vazgeçmedik"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bu olumsuzluklardan dünyadaki diğer tüm ülkeler gibi etkilendiklerini dile getirerek, "Üstelik bütün bunlara ilave olarak 14 milyon insanımızı etkileyen asrın felaketi 6 Şubat depremlerinde 50 binin üzerinde insanımızı kaybettik. Şehirlerimizde ciddi yıkım yaşadık. Depremle yıkılan şehirlerimizi ayağa kaldırmak için 100 milyar doların üzerinde ilave bir finansman ihtiyacımız ortaya çıktı. Buna rağmen 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu altında belirlediğimiz hedeflerimizden vazgeçmedik. Programlarımızı, yatırımlarımızı, projelerimizi rafa kaldırmadık." diye konuştu.
Diğer yandan, küresel gündemi meşgul eden krizlerin hemen hepsinin ülkenin içinde yer aldığı bölgede meydana gediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rusya-Ukrayna arasındaki savaştan Suriye'deki istikrarsızlığa, Gazze'de yaşanan insani trajediye kadar tüm krizlerin ilk muhatapları arasında biz de yer alıyoruz. En büyük başarımız, şimdiye kadar ülkemizi sıcak çatışmaların tarafı yapmamak ve istikrarsızlık ateşinin ülkemize sirayet etmesine izin vermemek olmuştur. Tam tersine, uyguladığımız dengeli, ilkeli ve soğukkanlı politikalarla Türkiye'yi krizlerin çözümünde anahtar ülke konumuna getirdik. Tüm krizlerde hep adaleti, barışı, insan hak ve hürriyetlerini savunduk." ifadelerini kullandı.
"Mazluma sahip çıkarken, inancına da kökenine de asla bakmıyor"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, nerede olursa olsun akan kanı durdurmak için ellerindeki tüm imkanları seferber ettiklerini kaydederek, "Mazluma sahip çıkarken, inancına da kökenine de asla bakmıyor, zalimin karşısında dimdik durmayı görev biliyoruz. İnşallah bundan sonra da aynı onurlu duruşu devam ettireceğiz." dedi.
Dış politikada bu adımları atarken ekonomiyi asla geri plana atmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan, şöyle devam etti:
"Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme stratejimizden taviz vermeden, güncel ihtiyaçları karşılayacak politikalar geliştirip uyguladık, uyguluyoruz. Türk ekonomisinin küresel fırtınalardan en asgari düzeyde etkilenmesini sağlamak amacıyla iş dünyamıza mümkün olan en geniş yelpazede destek olmaya özel önem verdik. Yaşanan sıkıntıların insanımızın refah seviyesinde gerilemeye yol açmaması için ücretliler ve emekliler başta olmak üzere düşük gelirli kesimlerin hep yanında yer aldık."
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bu dönemde başarıyla gerçekleştirdikleri 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin bir diğer dönüm noktasını teşkil ettiğini aktararak, "Milletimize yakışır büyük bir olgunlukla, yüzde 90'ları bulan rekor katılımla adeta bir milli irade şölenine çevirdiğimiz bu tarihi seçimler, Türk demokrasisinin gücünü ortaya koymuştur. Milletimiz nezdinde güven tazelediğimiz seçimlerin ardından hiç vakit kaybetmeden hükümetimizi kurduk, kadromuzu oluşturduk ve 'Türkiye Yüzyılı'nın inşası için yola revan olduk. Öncelikli meselemiz olan ekonomiye dair yol haritamızı kısa süre içinde öncelikle milletimizle paylaştık." ifadelerini kullandı.
Orta Vadeli Program'ın ardından bir süre önce Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nı ve On İkinci Kalkınma Planı'nı da kamuoyunun, iş dünyasının ve milletin takdirine sunduklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tüm paydaşlarla istişare halinde hazırladığımız bu plan ve programları yine iş dünyamızla işbirliği içinde hayata geçireceğiz. Önümüzdeki 5 yıl boyunca ekonomide bizlere rehberlik edecek kalkınma planımızda yüzde 5 oranında istikralı bir büyüme hedefliyoruz. Amacımız, 2028 yılında 1,6 trilyon dolar toplam ve 17 bin 554 dolar kişi başına milli gelire ulaşmaktır. Yılda ortalama yüzde 3 istihdam artışı sağlayarak, dönem sonunda işsizliği yüzde 7,5 düzeyine indirmeyi öngörüyoruz." diye konuştu.
"Geride bıraktığınız her fırtına, aynı zamanda size eşsiz tecrübeler de kazandırır"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, diğer hedeflerine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mal ihracatını 375 milyar dolara yükseltmeyi, turizm gelirlerinde de 100 milyar dolar seviyelerine ulaşmayı planlıyoruz. Böylece ülkemizin kronik sorunlarının başında gelen cari işlemler açığını sıfıra yakın bir seviyeye düşürmüş olacağız. Enflasyonu kalıcı olarak tek haneli rakamlara indirmek, 2028 yılı sonunda ise yüzde 4,7'ye geriletmek en önemli hedefimizdir. Ayrıca bu süreçte, doğrudan yatırımları ülkemize çekmek için yatırım, ticaret ve finansman alanında hukuki süreçleri kolaylaştıracağız. Temel vergi kanunlarında yatırımcı dostu, sade, anlaşılır ve adil bir vergi sistemi oluşturmaya yönelik düzenlemeler yapacağız. Türkiye, uluslararası yatırımlar ve yatırımcılar için güvenli liman olma vasfını güçlendirecek ve bunu sürdürecektir. Daha pek çok detayı olan bu hedeflerin hiçbiri de afaki değildir."
Türkiye'nin son 10 yıldır maruz kaldığı siyasi dayatmalar, terör saldırıları, sokak olayları, darbeler, sosyal ve ekonomik tuzak teşebbüslerinin 2023 hedeflerine ulaşmalarını bir parça geciktirdiğini söyleyen Cumhurbaşkanımız Erdoğan, "Ama unutmayınız ki ayakta kalarak geride bıraktığınız her fırtına, aynı zamanda size eşsiz tecrübeler de kazandırır. Ülke olarak biz artık bu tecrübeye sahibiz. Küresel ve bölgesel her gelişmenin bize maliyetini ve önümüze çıkardığı fırsatları artık çok daha erkenden görebiliyoruz. Dolayısıyla ona göre hazırlığımızı yapıyor ve sonuçları yönetebiliyoruz. Yatırımcılarımıza, potansiyelimizin en iddialı kesimlerini oluşturan kadınlarımıza, gençlerimize, girişimcilerimize verdiğimiz destekleri hep bu doğrultuda tasarlıyor ve hayata geçiriyoruz." dedi.''
''Türkiye Yüzyılı'nın şimdiden ortaya çıkan meyveleri olarak değerlendiriyorum"
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye Yüzyılı'nın vizyonunu 2053 ufkunda şekillendirmeyi sürdürürken, milletten aldıkları desteğin hakkını vermek için gece gündüz çalışarak yollarına devam ettiklerini vurgulayarak, "Ford Otosan'ın bugün burada açılışını yaptığımız yatırımı gibi adımları Türkiye Yüzyılı'nın şimdiden ortaya çıkan meyveleri olarak değerlendiriyorum. Değerli dostlar, bu duygularla yeniden tasarımı ve yeni yatırımlarıyla açılışını yaptığımız Ford Otosan Yeniköy Fabrikası'nın ülkemize, milletimize, grubunuza, özellikle tekrar hayırlı olmasını diliyor, mühendisinden işçisine kadar tüm emekçi kardeşlerimi, özellikle şahsım, milletim adına tebrik ediyorum." diye konuştu.
Törene, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın yanı sıra Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Koç, Ford Pro Avrupa Genel Müdürü Hans Schep ve Ford Otosan Genel Müdürü Güven Özyurt da katıldı.
İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda, Ford Otosan'a ilişkin görüntü izletildi.
Programda, Ford Otosan'ın Yeniköy Fabrikası'nda üretilen araçlar tanıtıldı.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın konuşmasını tamamlamasının ardından katılımcılar, fabrikanın açılışı için kurdele kesti. Erdoğan, kurdele kesimi esnasında, "İnşallah bundan sonra da batarya tesislerinin herhalde üretiminde de beraber oluruz." dedi.